POSBIYIK'TAN GÜLÜÇ MESAJI

POSBIYIK'TAN GÜLÜÇ MESAJI
POSBIYIK'TAN GÜLÜÇ MESAJI:
GÜLÜÇ'ÜN EREĞLİ'YE BAĞLANMASI KARARINI GÜNDEME ALABİLİRİZ
GÜLÜÇ BELEDİYE BAŞKANI, EREĞLİ HALKININ HAKKINI GASP ETMEYE ÇALIŞIRSA MAHKEMENİN BU YÖNDEKİ KARARININ UYGULANMASI İÇİN HAREKETE GEÇERİZ
Karadeniz Ereğli Belediye Başkanı Halil Posbıyık'tan çok önemli Gülüç açıklamaları... Gülüç Belediye Başkanı'nın, kendi sınırlarında olmamasına rağmen, kirlilik yaratan cüruf tesisleri için "mahsuru yoktur" yazısı yazdığını, Eski Erdemir Plajı'nı Ereğli'ye verdirtmemek için baskı yaptığını ve yanlış bilgilerle yöneticileri yanılttığını anlatan Posbıyık, "Gülüç Belediye Başkanı, Ereğli halkının hakkını gasp etmeye çalışırsa, Gülüç'ün Ereğli'ye bağlanmasıyla ilgili mahkeme kararının uygulanmasını talep ederiz. Karşı mücadeleye geçeriz" dedi.
"Biz Demir Çelik’ten cürufu atmaya, cüruf dağlarını kaldırmaya çalışıyoruz. Geldi Ege Demir diye bir firma hemen Gülüç Belediyesi sınırında bir tesis kurdu. Erdemir’den cürufu alıyor, eliyor, geri dönüşüm olarak satıyor, büyük paralar kazanıyor. Kazansın, parasında gözümüz yok ama tozu Ereğli’ye, özellikle Gülüç’e solutuyor. Sürekli Gülüç’ten telefon alıyoruz, ‘Başkan öldük, geceleri çalışıyorlar’ gibi... Söyleyeyim, halkımızın havasını kirletmeyiz. Bölücek’teki cüruf tesisiyle birlikte orayı mühürledik.
ÇOK ÜST KADEMEDEN YARDIM ALIYOR
Ege Demir çok üst kademeden birinin yardımlarıyla bunu yapıyor. O ismi bize karşı da kullanıyor. Biz Erdemir’deki cüruftan kurtulalım derken, kalkmış, çok karlı bir iş diye İzmir’den gelmiş bu işi yapmaya çalışıyor. Ama bu arada enteresan bir şey oluyor. ÇED raporu çıkarmak için müracaat ediyor. Ereğli Belediyesi sınırları içerisinde olmasına rağmen ÇED raporu bana gelmiyor ama Gülüç Belediyesi’nden "Mahsuru yoktur" diye yazı alıyor. Ben anlayamıyorum, bizim yaptıklarımızı Belediye başkanları yok etmeye çalışıyor. Resmen Gülüç Belediye Başkanı Gökhan bey ‘Her ne kadar sınırlarımız içerisinde kalmıyorsa da Ege Demir’in cüruf kırmasında mahsur yoktur ‘ diye resmi yazı yazıyor ÇED raporunun içerisine...
PLAJ İÇİN BASKI YAPIYOR
Gülüç Belediyesi değişti, AK Parti'li olduktan sonra Ankara’dan Gülüç’e gelmiyor, devamlı orada siyasilere baskı yapıyor. Erdemir plajını bize verdirmiyor. Valilik ve Kaymakamlık vermeye hazır. Ama Erdemir Plajı için devamlı olarak siyasilere, bakana baskı yaptırıyor ve Ereğli’ye verdirmiyor.
Yaa Gülüç Belediye Başkanı kardeşim, ayıptır, günahtır, plajlar yetmiyor. Ocak ayına geldik, bu plajın sezona yetişmesi zor. Ereğli’den de ses çıkmıyor, basın Sinop’tan balık gelmiş onu yazıyor. Önümüz yaz, orada çok kötü işler oluyor. Kapalı yerler var, kızlar erkekler giriyor, alemler yapılıyor. İktidar milletvekilleri de Gökhan beyi koruyup plajı bize verdirmemeye çalışıyor.
Allah aşkına haritaya iyi bakınız. (Ereğli'nin idari sınırlarını gösteren harita, Meclis üyelerine ve basına dağıtıldı) Lacivertle gösterilen sınırlar belediyemizin idari sınırları. Kırmızı ile gösterilen yer Gülüç . Yanındaki Göktepe’ye bakın, Göktepe daha büyük Gülüç’ten. Kıyıcak’a bakın iki misli.
Gülüç Belediye Başkanı bu tavırlarıyla Ereğli’nin geleceğini karartıyor. CHP zamanında böyle değildi, AK Parti’ye geçince ‘güçlendim, iktidar partisindeyim’ dedi ve sürekli olarak baskı yapıyor. Eski Erdemir plajını bize verdirmiyor. Biz Erdemir plajının oradaki havuzun üstünü kapatıp çocuklarımız için yüzme alanı yapacağız, bakım yapacağız kantarın oraya kadar. Halkımız yararlanacak ama yaptırmıyorlar. Siyaseten elimi kolumu bağlıyorlar.
7 TRİLYON BORÇ NEREDEN ÇIKTI
Milletvekillerine gidiyor, kusura bakmasın ama yanlış yönlediriyor ‘Ereğli Belediyesi’ne 7 trilyon borcum var’ diyor. Geçen bize Zonguldak’tan bir yazı geldi, "Kıyıcak, Göktepe, Hamzafakıhlı, Topçalı, Dağlar mahallelerine Gülüç Belediyesi mi su veriyor" diye. Bu da nereden çıktı dedik. Milletvekillerine öyle söylüyor, "Param yok, buralara ben su veriyorum. 7 trilyon borcum var Ereğli Belediyesi’ne" diye. Evet bize 530 bin TL borcu var. Borç önemli değil, geciktirebiliriz, taksite bağlayabiliriz, kendisine baskı yapmıyoruz , ben OYAK değilim ki baskı yapayım bir Belediye Başkanı arkadaşıma.
"Erdemir plajını bana verirseniz, plajda ticaret yapıp, Gülüç’ün belini doğrultabilirim" diyor. Yani orada ticaret yapmayı düşünüyor. Etrafındaki grubu, kimlerin yapacağını da biliyorum, hazırlıklarını yaptılar.
Bir plaj yönetmek kolay mı zannediyorsunuz. 5-10 güvenlik, can kurtaran, sağlık ekibi gerekli. Duş aldığınız suların hepsi de bedava. Para almayacak. Gülüç’ün imkanları yeter mi bu işe belediye olarak.
BU KADAR PERVASIZ OLURSA ESKİ GÜNLERİNE DÖNER
Kendisi zaten yasal olarak alamaz ama bizim de almamıza engel oluyor. Şimdi arkadaşlar Gülüç Belediye Başkanı bu kadar pervasızca davranırsa belediyeyi eski günlerine getirir. Gülüç Belediyesi’nin Ereğli Belediyesi’ne bağlanması için İdari Mahkemeye başvurmuştuk Zonguldak’ta ve davayı kazanmıştık. Savunmayı da ben yapmıştım orada arkadaşlarımla birlikte. Bu mahkeme kararı şu anda neticeye varmış vaziyette. Yoksa suç duyurusunda bulunacağız, mahkeme kararı uygulanmazsa ne olacağını siz benden daha iyi biliyorsunuz."
MAHKEME KARARINI UYGULARIZ
Toplantıda daha sonra, Belediye Başkan Yardımcısı Haluk Okur mahkeme süreciyle ilgili bilgi verdi ve "2018 yılında İçişleri Bakanlığı Hukuk Müşavirliği Belediyemizin haklı olduğuna karar verdi ve Danıştay 8’inci Dairesi ‘Gülüç’ün Ereğli’ye bağlanmasını’ ilgilendiren ilgili kararı gönderdi" dedi.
Okur'un açıklamalarından sonra Başkan Posbıyık, değerlendirmelerine şöyle devam etti:
"Biz bunun üzerinde durmadık. Bizim dostumuz, bizim bölgemiz, dedik. Ama bir plajda ticaret yapmak için Ereğli halkının haklarını gasp ederse biz de o zaman karşı mücadeleye geçeriz.
Geleneksel rozet takma töreni gerçekleştirildi!..

Geleneksel rozet takma töreni gerçekleştirildi!..
Geleneksel rozet takma töreni gerçekleştirildi!..
2019-2020 Eğitim-Öğretim yılında Kdz. Ereğli Doğa Koleji T-MBA Öğrenci Meclisi ve Okul Aile Birliğinin birlikte organize ettikleri 9.sınıf öğrencilerine geleneksel rozet takma törenini Kolejin Orçun Çataklı Tesislerinin konferans salonunda müzik şöleni eşliğinde gerçekleşti.
Saygı duruşu ve kolejin bando takımı eşliğinde İstiklal Marşı okundu. Müdür yardımcısı Münevver Tunçer açılış konuşmasında; ”Unutmayın ki! Lise yıllarında yapılan yanlış tercih bir yıl, yanlış üniversite 4 yıl, yanlış meslek 40 yıl kaybettirir.” sözüyle öğrencilerine ışık tuttu.
Mezun olacak olan 12.sınıf öğrencisi ise yapmış olduğu konuşmasında koleje yeni kayıt olan kardeşlerine başarılı bir dört yıl geçirmeleri dileğinde bulundu.
Konuşmaların ardından müzik öğretmenleri eşliğinde kurulmuş olan müzik grubunun söylemiş oldukları şarkılarla törene katılan veliler güzel bir akşam geçirdiler.
İlerleyen saatlerde hatıra fotoğrafı çekimi ile tören sona erdi.
Posbıyık’tan Hamdi Uçar’a cevap; “Ereğli’ye Husumetin Var…”

Posbıyık’tan Hamdi Uçar’a cevap; “Ereğli’ye Husumetin Var…”
Karadeniz Ereğli Belediye Basın Bürosu tarafından yapılan yazılı açıklama şu şekilde; Karadeniz Ereğli Belediye Başkanı Halil Posbıyık, bir televizyon kanalında AK Parti Milletvekili Hamdi Uçar’ın yaptığı “Halil Posbıyık AK Parti’ye geçecekmiş. Üstüne para verseler almayız” açıklamasına Meclis kürsüsünden sert cevap verdi. Posbıyık “Hamdi Uçar, Ereğli halkından nefret ediyor, yatırımların buraya gelmesini engelliyor. Ben Cumhuriyet Halk Partisi'nin öz mü öz evladıyım, Mustafa Kemal Atatürk’ün kurduğu partide olmaktan onur ve şeref duyuyorum” dedi.
Karadeniz Ereğli Belediye Başkanı Halil Posbıyık Aralık ayı Meclis toplantısı 2’nci oturumunda gündemdeki gelişmelere ilişkin önemli açıklamalar yaptı. Posbıyık, bir televizyon kanalında kendisiyle ilgili açıklamalarda bulunan AK Parti Zonguldak Milletvekili Hamdi Uçar’a sert cevap verdi, ‘Sen o bıyıkları kendin mi bıraktın, talimatla mı bıraktın. İşin gücün parayla’ dedi.
“EREĞLİ’YE YATIRIMLARI ENGELLİYOR”
Hamdi Uçar’ın Ereğli’ye yatırımları engellediğini söyleyen Başkan Posbıyık “Sayın vekilim Hamdi Uçar’ı tanırsınız. Benim AK Parti, CHP Milletvekillerine, hepsine de çok saygım var. İl başkanına da... Çolakoğlu ve Polat Türkmen’den çok yardımlar gördüm sağ olsunlar. Saygı ile kendilerini anıyorum ama Hamdi Uçar nedense beni pek sevmez, Ereğli’yi sevmediği için beni sevmez. Ereğli halkından nefret eder. Zaten onun için Ereğli’den milletvekilimiz yok. Ereğli’ye karşı bir husumeti var, yatırımların buraya gelmesini istemez engeller” dedi.
“İŞİN GÜCÜN PARAYLA”
Bir televizyon kanalında kendisiyle ilgili yaptığı açıklamalara cevap veren Posbıyık şunları söyledi:
“Geçen gün bir televizyona çıkmış sormuşlar 'Halil Posbıyık, Ak Parti’ye geçmek isterse, geçiyor diyorlar, ne dersiniz' diye? Para verseler üstüne gene almam, demiş. La Hamdi Uçar kardeş, Sayın Milletvekilim la işin gücün parayla mı? Her şeyde para, diyor bu ya. Bir defacık da parasız konuş ya. Bir de bıyık bırakmış, bana göre çok yakışmış, tabi kendisi mi bıraktı, talimat mı aldı onu bilmiyorum da. Benim etrafımdaki dedikoducular var ya onlar diyorlar ‘bıyığı takmış boyu sanki küçülmüş gibi’ diyorlar ama yok yakışmış gayet güzel yağız bir delikanlı olmuş.
-OYAK TOPLANTISINA KATILMAMAM İÇİN HER ŞEYİ YAPTIN-
Sayın Hamdi Uçar, sana sesleniyorum; OYAK Yönetim Kurulu Başkanı buraya geldiğinde Sayın Fatih Çakır kardeşimin beni o toplantıya sokmak için elinden geleni yaptığını diğerlerinin de elinden geleni yaptığını biliyorum, senin de benim o toplantıya girmemem için elinden geleni yaptığını ve başardığını da biliyorum. Bizi bir şey bilmiyor zannetmeyin. Çünkü sen OYAK Yönetim Kurulu Başkanı'nın etrafından ayrılmıyorsun, Zonguldak’a yatırım yapmak istiyorsun. Bunlar arasında bir ortaokul da var, Ereğli’ye bir şey yaptırmamaya çalışıyorsun. Bunları benim bilmediğimi zannetmeyin.
-CHP’NİN ÖZ EVLADIYIM-
Politikada istihbarat çok önemlidir. Sayın Hamdi Uçar, ey sana kurban olayım ya, ey benim Hamdi Uçar’ım ya. Sen beni AK Parti'ye alacaksın. Ben Cumhuriyet Halk Partisi'nin öz mü öz evladıyım, Mustafa Kemal Atatürk’ün kurduğu partide olmaktan onur ve şeref duyuyorum. Ama benim bir olayım var, belediyede asla partizanlık yapmak istemem, yapmayacağım da, yaptıramazlar da bana partizanlık. Bütün, Ereğli’de yaşayan 120 bin kişi, hangi partiden hangi düşünceden hangi ırktan olursa olsun benim kardeşim. Ya insaf edin ya üç günde bir bütün gazeteler beni bir partiye geçiriyorlar ya. Bıkmadınız mı ya? Geçmeyeceğim. Buradayım. Babamdan miras o bana.
-AVUCUNU YALARSIN-
Sen de Hamdi Uçar, parayla marayla gelsin diyorsun avucunu yalarsın avucunu. Eğer beni Ak Parti’ye almak için ne kadar uğraştıklarını öğrenmek istiyorsan, başta Celil Uzun olmak üzere eski il başkanlarına sor, kimlerin ayağıma buraya geldiğini 2002’de 2004’te eski milletvekillerine sor, onlar sana anlatır. Daha sen yenisin. Politikayı da pek bilmezsin, para saymayı bilirsin ama politikayı bilmezsin. Onun için de durmadan bizim kalbimizi kırıyorsun. Kalp kırmakta ne var ya, Polat Türkmen, nerede görsem sarılırım, kucaklarım, öperim Allah razı olsun. Çolakoğlu’nu da öyle. Ak Parti İl Başkanı'nı da. Ne olacak kalp kırmakla? Sen beni parayla satın alabilecek bir adam mısın? Sen gömlekçiydin dün, satış yapardın ben de Pazar yerinde sebzeciydim. Sen tabii sonradan patron oldun Özsüt’ler bol sütler falan filan Allah yolunu açık etsin.”
Dereli, "Ev yapımı konservelere dikkat"

Dereli, "Ev yapımı konservelere dikkat"
Zonguldak'ın Çaycuma ilçesinde TMMOB Gıda Mühendisleri Odası Zonguldak İl Temsilcisi Tuğrul Dereli gıda ve gıdadan kaynaklanan olumsuzluklar nedeniyle açıklama yaptı.
Dereli, "Son olarak Çaycuma Kayıkçılar Köyünde ev yapımı konserveden zehirlendikleri şüphesi ile iki vatandaşımızın yoğun bakımda tedavileri sürüyor. Hayati tehlikeyi atlatabilirlerse ayağa kalkmalarının 6 ay ya da 1 yıl süreceği belirtiliyor. Çoğunlukla evde hazırlanmış ve uygun şekilde sterilize edilmemiş konservelerden kaynaklanan botulizm veya botulismus, Clostridium botulinum bakterisinin özellikle konserve gıdalarda ürettiği toksinden kaynaklanan bir zehirlenme türüdür. C. botilinum bakterisi, toprak altında oksijensiz ortamda yaşar ve ısıya dayanıklı formlar dediğimiz spor üretir. Bu spor formların tamamen yok edilmesi için gıdaların en az 120 C 15 dk. sıcaklıkta kaynatılması gerekmektedir. Bu sıcaklığa ise ancak düdüklü tencere ile veya konserve işletmelerindeki otoklavlar ile ulaşılabilmektedir. Botilusmus hastalığı toksienfeksiyöz bir hastalıktır. Yani hem bakterinin kendisi hem de toksini hastalığa neden olabilmektedir. Solunum kaslarının felcine yol açarak ölüme sebebiyet verebilir. Zehirlenmenin en tipik belirtisi çift görme ve giderek yaygınlaşan felçlerdir. Botulizm hastalığı tedavi edilebilir ancak iyi sonuç almak hem alınan toksinin miktarına ve hem de erken müdahale edilmesine bağlı olup; buna rağmen iyileşme aylar sürebilir ve kalıcı sinir sistemi hasarları oluşabilir. Konuya gıda bilimi açısından yaklaşacak olursak; bu kadar tehlikeli sonuçlar doğurabilen bir bakterinin tespiti ve yok edilmesinin zorluğu karşısında ev koşullarında sebze konservesi yapmak daima risk taşımaktadır. Bununla beraber evlerinde konserve yapmak isteyen vatandaşlarımıza şu hususları hatırlatmakta fayda var; Öncelikle konserve hazırlamadan önce çapraz bulaşmayı engellemek için kullanılacak olan bıçak, tencere, doğrama tahtası gibi alet ve ekipmanların temizliği ile kişisel temizliğinin sağlanması son derece önemlidir. Özellikle elinde yara olan kimsenin konserve hazırlama işi ile uğraşmaması gerekir. Konservenin minimum 120 C`de 10-15 dakika kaynatılması gerektiğinden sıcaklık kontrolü için termometre kullanılmalı, kaynatma süresine mutlaka uyulmalıdır. Ancak ev koşullarında ve açık kazanlarda bunu sağlamak mümkün olmayacağı ve bunun ancak kapalı sistemde düdüklü tencere veya konserve işletmelerindeki otoklavlar ile mümkün olabileceği unutulmamalıdır. Kullanılacak olan kavanozların özellikle kapakları daha önce kullanılmamış, şekli bozulmamış ve contasını yıpranmamış olmalı, ürün kavanozlara sıcakken doldurulmalı ve konserveler sıcak doldurulduktan sonra ters çevrilmelidir. Konserveler mümkün olduğunca hızlı bir şekilde soğutulmalı, soğuduktan sonra serin ve güneş görmeyen ortamda muhafaza edilmelidir. Konserve, tüketilmeden önce kontrol edilmeli, kapağında şişme, sızıntı varsa ayrıca ürün içerisinde hava kabarcıkları oluşmuşsa, kapağı açıldığında normal olmayan kötü bir koku hissedilirse kesin olarak tüketilmemelidir. Ayrıca vatandaşlarımızın sağlığımızı bu denli etkileyebilen gıdalar ile ilgili olarak bilimsel verilere göre doğru bilgilendirilmesi ve doğal, organik gıda gibi terimleri kullanarak konusunda uzman olmayan kişilerin verdikleri bilgilere rağbet etmemelerini umar, yoğun bakımda tedavi gören vatandaşlarımıza acil şifalar dileriz" dedi.
Caddede kahve pişirip vatandaşlara ikram ettiler

Caddede kahve pişirip vatandaşlara ikram ettiler
Zonguldak'ta AK Partili gençler caddede stant kurup Türk Kahvesi pişirdiler. Kahvenin 40 yıllık hatırı olduğunu ifade eden gençler vatandaşlara kahve ikram ettiler.
AK Parti Zonguldak Gençlik Kolları tarafından Gazipaşa Caddesi'nde stand kuruldu. Vatandaşlara kuru kahve ikram eden gençler, kurdukları stantta pişirdikleri kahvelerden de ikram ettiler. Gençlik Kolları Başkan Yardımcısı Umut Budak, "Genel merkez gençlik kolları tarafından 81 ilde eş değerli yaptığı 5 Aralık Dünya Türk Kahvesi günü münasebeti nedeniyle vatandaşlarımıza küçük paketler halinde Türk Kahvesi ikramımız bulunuyor. 40 yıl hatırı olan kahvemizi pişirip vatandaşlarımıza ikram ediyoruz. Aynı zamanda burada üye olmak isteyen genç kardeşlerimize, ağabey ve ablalarımıza üye çalışması da yapıyoruz. Kahve ikramımız sürüyor" diye konuştu.