Geleneksel Öğretmenler Günü Koşusu’ gerçekleştirildi

 Bartın Üniversitesi Spor Bilimleri Fakültesi tarafından geleneksel hale getirilen ‘Öğretmenler Günü Koşusu’nda öğrenciler, yaklaşık 4 kilometrelik parkurda kıyasıya yarıştılar.
Bartın Üniversitesi Spor Bilimleri Fakültesi tarafından ‘Geleneksel Öğretmenler Günü Koşusu’ düzenlendi. Öğrenciler tarafından gerçekleştirilen etkinlik kapsamında yarışmacılar Spor Bilimleri Fakültesi Binası önünden başlayarak yaklaşık 4 kilometrelik parkurda yarıştılar.
Yoğun katılımın olduğu koşuda erkeklerde Spor Bilimleri Fakültesi öğrencilerinden Ahmet Yıldız birinci, Musa Şanlı ikinci ve Hasan Canlı ise üçüncü oldu.
Kadınlarda ise yine Spor Bilimleri Fakültesi öğrencilerinden Besna Akyüz birinci olurken Burcu Kocabaş ikinci ve Sevcan Yılmaz ise üçüncü olmayı başardı.
Renkli görüntülere de sahne olan yarışmada dereceye giren öğrencilere madalyalarıyla birlikte çeşitli hediyeler verildi.
Gerçekleştirilen etkinlikte konuşan Spor Bilimleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Bülent Cengiz, “Kutsal olduğu kadar sorumluluğu da ağır bir meslek olan öğretmenlik büyük fedakârlık istemektedir. Bu noktada bizler de geleceğin öğretmenlerini donanımlı bireyler olarak yetiştirme doğrultusunda büyük gayret sarf etmekteyiz. Bu düşüncelerle Cumhuriyetimizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk başta olmak üzere görevi başında şehit olmuş ve ebediyete irtihal etmiş tüm öğretmenlerimizi saygı ve hürmetle anıyor; tüm öğretmenlerimizin gününü kutluyorum.” dedi.

‘Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele’ eğitim semineri verildi

- Bartın Üniversitesinin ev sahipliğinde ‘Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele Günü’ kapsamında bir eğitim semineri gerçekleştirildi.
Bartın Üniversitesi ev sahipliğinde düzenlenen eğitim semineri Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğü ile Gençlik ve Spor İl Müdürlüğü iş birliğinde gerçekleştirildi. Öğrencilerin yoğun ilgi gösterdiği etkinlikte, ilk olarak Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğü Şiddeti Önleme ve İzleme Merkezinden Çağla Yılmaz tarafından ‘Kadına Yönelik Şiddet’ başlığında bilgiler verildi.
Yılmaz, İstanbul Sözleşmesine göre kadına yönelik şiddetin tanımına yer vererek, “İster kamu ister özel yaşamda meydana gelsin fiziksel, cinsel, psikolojik veya ekonomik zarar veren yada verebilecek olan toplumsal cinsiyete dayalı her türlü eylem kadına şiddet olarak ifade edilmektedir. Bu eylemlerle tehdit etme, zorlama veya keyfi olarak özgürlükten yoksun bırakmak suçtur.” dedi.
‘Kadın’ terimi 18 yaşın altındaki çocukları kapsadığına da vurgu yapan Yılmaz, “Kadın Erkek (Fırsat) Eşitliği”, “Şiddetin Tanımları, Türleri ve Yaygınlığı”, “Flört Şiddeti”, “Kadına Yönelik Şiddet Konusunda Hizmet Veren Kurum ve Kuruluşlar” başlıklarında açıklamalar yaptı.
Bartın İl Emniyet Müdürlüğünden Sabahattin Korkmaz ise kadına şiddet gibi adli durumlarda tam bir gizlilik protokolünün uygulandığını ifade ederek, “Kadına şiddet ruh dinginliğini, huzuru kaçıran her türlü baskı ve şiddet olarak tanımlanmaktadır. Bu doğrultuda suçu önlemede büyük gayret gösteren emniyet birimlerimize ulaşan olaylarda tam bir gizlilik durumu geçerlidir. Bilgiler mahkeme kararı olmadan paylaşılmamaktadır.” diye konuştu.
Şiddet uygulanan kişi hakkında alınabilecek tedbirler hakkında bilgiler veren Bartın İl Emniyet Müdürlüğü Toplum Destekli Şube Müdür Vekili Komiser Yardımcısı Kenan Solak ise “Şiddete maruz kalanlar alo 112,155 ve 156 acil çağrı hatlarını arayabilirler. Polis merkezi amirlikleri, jandarma karakolları, valilik ya da kaymakamlıklara gidebilirler. Aile mahkemeleri, cumhuriyet savcılıkları ile Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler İl Müdürlüklerine, Şiddet Önleme ve İzleme Merkezlerine (ŞÖNİM) başvuru yapabilirler. Ayrıca belediyelerin ya da baroların kadın danışma merkezileri, yardım kuruluşları ve kadın sivil toplum kuruluşları da şiddete maruz kalanlara destek olmaktadır.” diye konuştu.
Karşılıklı soru ve cevapların alındığı seminerde, Emniyet Genel Müdürlüğü tarafından 24 Mart 2018 tarihinde hayata geçirilen, şiddet mağduru kadınların acil durumlarda cihaz konum bilgisini açarak bir tuşla 155 Polis İmdat Acil Çağrı Merkezine ulaşmalarını sağlayan ve sonrasında olay yerine en yakın ekip ve devriyenin sevk edildiği Kadın Acil Destek Uygulamasının (KADES) tanıtımı da yapıldı.

KARDEMİR'e uluslararası iki önemli belge

KARABÜK (İHA) - Karabük Demir ve Çelik Fabrikaları A.Ş (KARDEMİR), IATF 16949 Otomotiv Kalite Yönetim Sistemi ve ISO TS 22163 Uluslararası Demiryolu Endüstrisi Standardı Yönetim Sistemi (IRIS) belgelerini aldı. KARDEMİR, demir çelik sektöründe ISO TS 22163 Uluslararası Demiryolu Endüstrisi Standardı Yönetim Sistemi Belgesini alan ilk şirket oldu.
Artan üretim kapasitelerini katma değeri yüksek ürünlere yönlendirerek otomotiv, savunma sanayi ve demiryolu sektörlerine yeni ürünler sunan KARDEMİR, otomotiv endüstrisine yönelik uluslararası alanda teknik gereklilikleri kapsayan IATF 16949 Otomotiv Yönetim Sistemi, demiryolu endüstrisinde kaliteyi ve güvenirliliği sağlayan ISO TS 22163 Uluslararası Demiryolu Endüstrisi Standardı Yönetim Sistemi belgelerini aldı.
73 kişilik bir proje ekibi tarafından 8 ay boyunca sürdürülen belgelendirme çalışmaları sonucunda TÜV NORD tarafından gerçekleştirilen dış denetimlerden başarı ile çıkan KARDEMİR, otomotiv ve demiryolu sanayisine üretim ve hizmet sağlayan kuruluşlara verilen IATF 16949 Otomotiv Kalite Yönetim Sistemi ve ISO TS 22163 Uluslararası Demiryolu Endüstrisi Standardı Yönetim Sistemi belgelerini alarak her iki sektör için onaylı tedarikçi oldu.
KARDEMİR'e ulusal ve uluslararası pazarlarda ayrı bir prestij kazandıran IATF 16949 Otomotiv Kalite Yönetim Sistemi ve ISO TS 22163 Uluslararası Demiryolu Endüstrisi Standardı Yönetim Sistemi belgeleri KARDEMİR Eğitim Kültür Merkezinde düzenlenen törenle, TÜV NORD Türkiye Genel Müdürü Rıza Başkan tarafından KARDEMİR Genel Müdürü Hüseyin Soykan'a takdim edildi.
KARDEMİR Genel Müdürü Dr. Hüseyin Soykan, otomotiv sektöründe az sayıda üreticinin sahip olduğu IATF 16949 Otomotiv Kalite Yönetim Sistemi ile demir çelik sektöründe ilk kez KARDEMİR’e verilen ISO TS 22163 Uluslararası Demiryolu Endüstrisi Standardı Yönetim Sistemi belgelerinin KARDEMİR'in gerek yurtiçi, gerekse ihraç pazarlarındaki rekabet gücüne güç katacağını söyledi.
Alınan belgelerle birlikte KARDEMİR'in hem otomotiv hem de demiryolu sektörleri için üretimini gerçekleştirdiği çelik kalitelerini bu sektörde faaliyet gösteren ana ve yan sanayi kullanıcılarına daha kolay satabileceğini ifade eden Soykan, "Üretmek önemli, verimli üretmek daha önemli ama satmak için gerekli yönetim sistemlerine ve sertifikalara sahip olmak zorundasınız. Eğer süreçlerinizi uluslararası standartlara uygun yönetemezseniz, sürdürülebilir üretim yapamazsınız. Aldığımız bu belgeler, KARDEMİR'in otomotiv ve demiryolu sektörlerine yönelik ürünlerinin tasarımından bakımına kadar tüm üretim süreçlerinde en yüksek kaliteye ve sürdürülebilir üretime sahip olduğunun göstergesidir" dedi.
"Demiryolu tekeri üretiminde dünyanın 16. üreticisi olduk"
Tüm yönetim sistemlerinin iş yapış şekillerini irdelediğini ve neyin nasıl yapıldığını kontrol ettiğini aktaran Soykan, şunları kaydetti:
"Bilindiği gibi raydan sonra demiryolu sektörüne ilk milli demiryolu tekerini de kazandırdık. Demiryolu tekeri üretiminde dünyanın 16. üreticisi olduk. Yine, kurduğumuz çalışma grupları ve Ar-Ge faaliyetlerimizle otomotiv sektörüne yeni çelik kaliteleri üretmeye başladık. Aldığımız iki yönetim sistem belgesi de bu iki üretim sürecinin şirketimizde en yüksek kalite ile gerçekleştirildiğinin ispatı oldu. Üretimden, tedarik süreçlerine, kaliteden insan kaynağına kadar onlarca iş sürecimiz bu kapsamda incelendi, denetlendi ve titiz bir çalışma sonucunda her iki sektöre yönelik ürün ve üretim süreçlerimizin kalitesi tescillendi."
Belgelerin alınmasındaki yoğun emek ve gayretleri için proje ekibine ve sürecin başarı ile tamamlanması için tüm iş süreçlerini standartların isteğini seviyeye getiren KARDEMİR çalışanları ile denetim ekiplerine teşekkür eden Genel Müdür Soykan, 8 ay boyunca bin 822 çalışana 13 farklı konuda 12 bin saatin üzerinde eğitim verildiğini kaydetti.
Düzenlenen törende konuşan TÜV NORD Türkiye Genel Müdürü Rıza Başkan ise özellikle ISO TS 22163 Uluslararası Demiryolu Endüstrisi Standardı Yönetim Sistemi Belgesinin demir çelik sektöründe ilk kez KARDEMİR'e verildiğine dikkat çekerek, "İlklerin fabrikası KARDEMİR'e sektördeki ilk ISO TS 22163 Uluslararası Demiryolu Endüstrisi Standardı Yönetim Sistemi Belgesini vermekten büyük gurur duyuyoruz" diye konuştu.
KARDEMİR'in almaya hak kazandığı IATF 16949 Otomotiv Kalite Yönetim Sistemi ve ISO TS 22163 Uluslararası Demiryolu Endüstrisi Standardı Yönetim Sistemi belgelerinin sıradan bir kağıt parçası olmadığını vurgulayan Başkan, şu ifadelere yer verdi:
"Bu belgenin arkasında korkunç bir emek ve gayret var. 73 kişinin aylar süren çabası var. Bu sürece katkı veren KARDEMİR Yönetim Kuruluna, genel müdürüne ve tüm KARDEMİR ekibine teşekkür ediyorum. Türk sanayisini en köklü firmalarından biri olan KARDEİR'e bu belgeler çok yakıştı."
Konuşmaların ardından TÜV NORD Genel Müdürü Rıza Başkan, KARDEMİR Genel Müdürü Soykan'a belgeleri takdim ederken, proje ekibine de teşekkür belgelerini verdi.

Yaşlı kadın evinde ölü bulundu!..

Yaşlı kadın evinde ölü bulundu!..

Zonguldak’ın Kozlu ilçesi’ne bağlı Fatih Sitesi’nde yaşlı olduğu öğrenilen Aysel Akın evinde ölü bulundu.

Edinilen bilgiye göre olay, sabah saatlerinde Kozlu İlçesi Fatih Mahallesi maliye evler sitesinde meydana geldi. İddiaya göre, olay sabah saatlerinde Aysel Akın’ın bakıcısın eve gelmesiyle ortaya çıktı. Yaşlı kadının hareketsiz ve tepki vermeden yattığını gören bakıcı durumu önce sağlık ekiplerine ardından polise bildirdi. Olay yerine gelen sağlık görevlileri Aysel Akın’ın öldüğünü tespit ederken, polisin şüpheli ölümle ilgili soruşturma başlattığı öğrenildi.

Çocukluğunu "Nostalji Evi"nde sergiliyor

Karabük'ün Safranbolu ilçesinde yaşayan 56 yaşındaki Bahattin Tunç, çocukluğunda kendisinin yaptığı ve kullandığı oyuncaklarla, antika ve kullanılmış eşyaların yer aldığı "Nostalji Evi"ni açtı.
Şoförlükten emekli olan Tunç, çocuklukta kullandığı eşyaların hiçbirisini atmayarak sakladı. İlçeye bağlı Dana köyünde bulunan arsasına UNESCO Dünya Miras Listesi'nde yer alan ve "en iyi korunan 20 kent" arasında bulunan Safranbolu'nun tarihi dokusuna ve mimarisine uygun ev yapan Tunç, bütün eşyalarını burada sergilemeye başladı.
Çocukluğunda kullandığı oyuncaklar, okuduğu kitaplar, cep telefonları, köylerde kullanılan aletler ve giydiği ayakkabılar başta olmak üzere o dönemlerde evlerinde kullandıkları lüks lambaları ile duvar saati, radyo, terazileri ve birçok hatırasını "Nostalji Evi"nde sergileyen Tunç, hayalini gerçekleştirmenin mutluluğunu yaşıyor.

"50 senedir biriktiriyorum"
Tunç, İhlas Haber Ajansı muhabirine yaptığı açıklamada, yılardır biriktirdiği eşyalardan bir müze açma hayali olduğunu ve bunu da gerçekleştirdiğini söyledi.
Oğlu Mustafa Tunç'un da kendisine yardımcı olduğunu ifade eden Tunç, "Çocukluğumdan kalma, kitaplar, alfabeler, çantalar, bindiğimiz kızak ve kayıklar, çemberler, çelik çomak oyunlarının hepsini biriktirdim. Bazı arkadaşlarım hediye getiriyorlar onların da isimlerini yazarak saklıyorum. Onları da anımsamış ve hatırlamış oluyorum. 50 senedir biriktiriyorum, burada 200-250 yıllık eşyalar var. Ahşap işlerini kendim yaptım, atölyem var orada hepsini yapıyorum" dedi.
Yeni nesil çocukların eşyaları bilmediğini aktaran Tunç, şuları kaydetti:
"Çoğu 'bu ne işe yarıyor, nasıl kullanılıyor' diye soruyor. Yaşlılar da 'bize geçmişimizi yaşattın' diye mutlu oluyorlar. 40-50 yaşın üzerindekiler daha çok mutlu oluyorlar."
"Bu benim hayalimdi" diyen Tunç, "Daha da genişletmek istiyorum. 'Burası büyük gelir' diyordum küçük gelmeye başladı. Arazi kendimin, 20 senedir bağ evim vardı. Fazla da bir beklentim yok. Eş dost ediniyoruz" değerlendirmesinde bulundu.